Osmanlı İmparatorluğu hazinesi dünyada sayılı hazineler arasında yer almaktadır. Osmanlı hazinesi olan Hazine-i Hümayun'da altın, gümüş, değerli taşlardan yapılmış çeşitli eşyalar, el yazmaları, kaftanlar, saatler gibi binlerce eseri içermekteydi. Padişahlar tahta çıktıklarında hazineyi ziyaret ederlerdi. Atatürk'ün emriyle 1924 yılında müzeye dönüştürülen Topkapı Sarayı'ndaki eserler sınıflandırılmaya başlanır ve kayıtları tutulur.
Osmanlı en görkemli eserlerini II. Selim ve III. Murat döneminde verir. Osmanlı kuyumculuğunun en iyi işlenmiş eserleri bu dönemlerde dikkat çeker Altından yapılmış çeşitli eşyalar değerli taşlarla süslenir, altın ajur tekniği geliştirilir ve altın üzerine demir, sedef, yeşim kakma tekniğinde süslemeler yapılır. 17.yy.'da Osmanlı kuyumculuğunda sadeleşme dönemi başlar. Bu dönemde ve 18. yy.'da eselerde mine işçiliği, kalem işi ve değerli taşlarla süslenmiş eserler verilir. Osmanlı kuyumculuğu altın ajur tekniğinde eşya ve mücevher örnekleri vermiştir.
Osmanlı hazinesine giren servetin büyük kısmı Osmanlı yönetimi altındaki devletlerden gelen vergiler ve haraçlar, maden işletmeleri ve gümrüklerden gelen gelirlerdir. Düğünlerde, bayramlarda, tahta çıkışlarda, elçi kabullerinde ve soylu kişilerin sunduğu hediyeler ve savaş ganimetlerinden değerli parçalar da sultanın hazinesine gönderilirdi.
17.yy.'da hazinede bulunan altın ve gümüş eserlerin darphanede eritilerek sikkeye çevrildiği bilinir. Bu sikkeler yabancı devletlere gönderilen hediyelerde, vakıf harcamalarında, sefer hazırlıklarında, düğün hazırlıklarında kullanılmıştır. Ancak ata yadigarı eserlere dokunulmamıştır. Osmanlı Sarayında kullanılan pek çok eşyada altın kullanılırdı. Padişah tahtları hükümdarın gücünü sembolize eden önemli bir eşyaydı. Tahtlar çeşitli önemli törenlerde kullanılırdı. İskeleti ahşaptan olan taht altın plakalarla kaplanır ve değerli taşlarla süslenirdi. Törenlerde kullanılan mataralar, yazı kutuları da altından yapılır ve değerli taşlarla süslenirdi. Tabaklar, ibrikler, maşrapalar, şamdanlar, miğfer ve topuzlar, hançerler altından yapılmış veya altın ve değerli taşlarla çeşitli tekniklerde süslenmiştir.
Osmanlı kuyumculuğu çok çeşitli ve zengin bir alandır. Altın, yeşim, necef, fildişi gibi değerli malzemelerden yapılan eşyalar ve objeler dikkat çeker. Kuyumculuk alanında ve süsleme tekniklerinde gösterdiği başarı ile Osmanlı kuyumculuğu günümüze kadar gelen kıymetli maden işleme alanında başarılı örnekler vermiştir. Saray takıları zarif tasarımlarla ortaya konmuş ince işlenmiş eserlerdir. Osmanlı hazinesinde bulunan saray takılarından 16. Ve 17. yy.'a tarihlen altın ve altın ya da gümüş üzerine değerli taşlarla süslenmiş çeşitli mücevherler vardır.
Osmanlı en görkemli eserlerini II. Selim ve III. Murat döneminde verir. Osmanlı kuyumculuğunun en iyi işlenmiş eserleri bu dönemlerde dikkat çeker Altından yapılmış çeşitli eşyalar değerli taşlarla süslenir, altın ajur tekniği geliştirilir ve altın üzerine demir, sedef, yeşim kakma tekniğinde süslemeler yapılır. 17.yy.'da Osmanlı kuyumculuğunda sadeleşme dönemi başlar. Bu dönemde ve 18. yy.'da eselerde mine işçiliği, kalem işi ve değerli taşlarla süslenmiş eserler verilir. Osmanlı kuyumculuğu altın ajur tekniğinde eşya ve mücevher örnekleri vermiştir.
Osmanlı hazinesine giren servetin büyük kısmı Osmanlı yönetimi altındaki devletlerden gelen vergiler ve haraçlar, maden işletmeleri ve gümrüklerden gelen gelirlerdir. Düğünlerde, bayramlarda, tahta çıkışlarda, elçi kabullerinde ve soylu kişilerin sunduğu hediyeler ve savaş ganimetlerinden değerli parçalar da sultanın hazinesine gönderilirdi.
17.yy.'da hazinede bulunan altın ve gümüş eserlerin darphanede eritilerek sikkeye çevrildiği bilinir. Bu sikkeler yabancı devletlere gönderilen hediyelerde, vakıf harcamalarında, sefer hazırlıklarında, düğün hazırlıklarında kullanılmıştır. Ancak ata yadigarı eserlere dokunulmamıştır. Osmanlı Sarayında kullanılan pek çok eşyada altın kullanılırdı. Padişah tahtları hükümdarın gücünü sembolize eden önemli bir eşyaydı. Tahtlar çeşitli önemli törenlerde kullanılırdı. İskeleti ahşaptan olan taht altın plakalarla kaplanır ve değerli taşlarla süslenirdi. Törenlerde kullanılan mataralar, yazı kutuları da altından yapılır ve değerli taşlarla süslenirdi. Tabaklar, ibrikler, maşrapalar, şamdanlar, miğfer ve topuzlar, hançerler altından yapılmış veya altın ve değerli taşlarla çeşitli tekniklerde süslenmiştir.
Osmanlı kuyumculuğu çok çeşitli ve zengin bir alandır. Altın, yeşim, necef, fildişi gibi değerli malzemelerden yapılan eşyalar ve objeler dikkat çeker. Kuyumculuk alanında ve süsleme tekniklerinde gösterdiği başarı ile Osmanlı kuyumculuğu günümüze kadar gelen kıymetli maden işleme alanında başarılı örnekler vermiştir. Saray takıları zarif tasarımlarla ortaya konmuş ince işlenmiş eserlerdir. Osmanlı hazinesinde bulunan saray takılarından 16. Ve 17. yy.'a tarihlen altın ve altın ya da gümüş üzerine değerli taşlarla süslenmiş çeşitli mücevherler vardır.