This is default featured post 1 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured post 2 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured post 3 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured post 4 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured post 5 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

21 Aralık 2011 Çarşamba

JAN29

"Birinciliği hedefliyoruz"

 

2014 Dünya Kupası elemelerinde A Milli Futbol Takımı'nın da yer aldığı (D) Grubu'nun Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da yapılan ikinci fikstür toplantısında anlaşma sağlanamayınca, maç tarihleri noter huzurunda kura çekimiyle belirlendi. Kura çekimine göre Türkiye, ilk maçını 7 Eylül 2012'de Hollanda ile deplasmanda oynayacak.

Kura çekiminden sonra açıklama yapan (A) Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Abdullah Avcı, ilk maçın grubun favorisi Hollanda'yla deplasmanda olmasının avantaj olduğunu söyledi.

Zor bir grupta yer aldıklarını ama birinciliği hedeflediklerini kaydeden Avcı, zaman kaybetmeden çalışmalara başlayacaklarını ifade etti.

''Bizim adımızda inşallah hayırlı olur. Ben iyi bir kura olduğunu düşünüyorum'' diyen Abdullah Avcı, şöyle konuştu:
''Toplantıya girmeden evvel kuraya gidileceği zaten konuşulmuştu. Çünkü, başka türlü anlaşma olmuyordu. Kurada çekildi. Herkes adına hayırlı olsun. Ben iyi bir kura olduğunu düşünüyorum. Grubun favorisi olan Hollanda ile deplasmanda başlamanın bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Konsantrasyon açısından da iyi olacak. Hayırlı bir kura oldu. Bunun değerlendirilmesini daha sonraki aşamalarda yapacağız. Kura çekimi noter huzurunda oldu. Şimdi FIFA'ya bildirilecek. Biz de bunun üzerine çalışmalarımıza başlayacağız. Ben 2005 yılında Avrupa şampiyonasını gençler ile oynarken kura çekiminde vardım. O zaman da ev sahibi ile çekmiştik. Bakalım, hayırlısı.''

Avcı, ''fikstür tarihinin belirlenmesinin bu denli uzun sürmesinin motivasyon bozukluğuna yol açıp açmadığı'' yönündeki bir soruyu cevaplandırırken, ''Bu saatten sonra maçların trafiğine odaklanmak, ona yoğunlaşmak, rakipleri bugünden itibaren mercek altına almak ve onun üzerine çalışmak ilk işimiz olacak. İlk maça Hollanda ile başlamak güzel bence, daha iyi oldu. Son maç yine bizim ülkemizde olacak Hollanda ile. Tabii ki, diğer maçlarda önemli. Bugünden itibaren maçların çalışmalarına başlayacağız'' ifadelerini kullandı.

Hollanda ile birlikte Türkiye'nin kamuoyunda grubun favorisi olarak gösterilmesine karşı çıkan Abdullah Avcı, (D) Grubu'nda yer alan takımların hepsinin güçlü olduğunu vurgulayarak, ''Önemli takımlar var. Romanya'nın her zaman bir standardı vardır. Macaristan bir çıkış halinde. Estonya geçen sene play-off oynadı. Zor bir grup ama bizim de hedeflerimiz var. Birinciliği hedefliyoruz. İnşallah bu gruptan çıkarız'' diye konuştu.

continue reading

JAN29

"Belgeler geldi, nihai rapor hazırlanacak"

 

TFF'nin, FIFA kokartlı Türk hakem Cüneyt Çakır'ın Ukrayna-Polonya ortaklığı ile Haziran 2012'de düzenlenecek 2012 Avrupa Şampiyonası'nda görev yapacak olmasıyla ilgili Conrad Otel'de düzenlediği basın toplantısının ardından, gazetecilerin medyaya yansıyan TFF Etik Kurulu raporuyla ilgili soruları üzerine Aydınlar, ''Etik Kurulu raporu bir ara rapordur. Nihai belgeler bugün federasyonumuza ulaşmıştır. Bu nihai belgeler üzerinden Etik Kurulu tekrar çalışacaktır ve nihai raporunu hazırlayacaktır'' dedi.

Etik Kurulu raporunun bir tavsiye raporu olduğunu kaydeden Mehmet Ali Aydınlar, ''Bildiğiniz gibi aslında Etik Kurulu'nun raporu bir tavsiye raporudur, bir sonuç değildir. Bu raporu şu andaki talimatlara göre değerlendirecek yer TFF Yönetim Kurulu'dur'' diye konuştu.

Aydınlar, ''Esas raporu ne zaman açıklayacaksınız?'' sorusu üzerine ise ''Bugün belgeler geldiği için yarından itibaren Etik Kurulu çalışmalarına başlayacak. Çalışmalarını tamamladığı zaman göreceğiz'' ifadelerini kullandı.

Savunmalarla ilgili soru üzerine de Mehmet Ali Aydınlar, ''Bu süreci hep birlikte izleyeceğiz. Etik Kurulu büyük bir ihtimalle kulüplerden savunma isteyecek. Kişilerle ilgili savunmayı Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu yapacak'' şeklinde konuştu.

Aydınlar, bir gazetecinin, ''58. maddede kulüpler direnirse TFF olarak tavrınız ne olacak? sorusuna ise cevap vermedi.

continue reading

F.Bahçe'den "Etik Kurulu" açıklaması !

JAN29

 

Fenerbahçe'nin resmi inter sitesinden yapılan açıklama şöyle:
"Bazı basın-yayın organlarında, Türkiye Futbol Federasyonu Etik Kurulu Raporu'ndan alıntılar olduğu iddia olunan birtakım ifadeler yer almış; Kulübümüz, bu ifadelerle 'yegâne suçlu' ilan edilmeye çalışılmıştır.

Bu haberlerin, Fenerbahçe'mize karşı maksatlı ve kötü niyetli karalama aracı olarak kullanan odakların, kulübümüzü suçlu ilan etmeye yönelik süregelen çabaları çerçevesinde yeni bir spekülasyonundan başka bir şey olmadığı ve hiçbir hukuki değeri bulunmadığı bilinmelidir; Çünkü:

1) Her şeyden önce, soruşturmanın geldiği nokta itibarıyla, ortada geçerli bir Etik Kurulu Raporu'nun bulunmadığı bilinmelidir.

İddianamenin yetkili mahkeme tarafından kabulü ile birlikte dosya üzerindeki gizliliğin kalktığı, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından iddianamenin tüm ekleri ile birlikte istenildiği, Etik Kurulu'nun bu yeni ve güncel veriler üzerinden değerlendirme yapıp nihai raporunu hazırlayacak olduğu göz önünde bulundurulduğunda, Etik Kurulu Raporu diye kamuoyuna lanse ettirilmeye çalışılan metnin içeriği ne olursa olsun, şu an itibarıyla hiçbir hukuki değeri olmayan bir vesika olduğu bilinmelidir.

2) Gözden kaçırılmaması gereken bir başka gerçek ise, TFF'nin resmi açıklamalarında bildirdiği ve olayların gelişiminden anlaşılan bir takım hususlardır. Bunları sıralamak gerekirse:

i. Habere konu edilen, sözde Etik Kurulu Raporu'na dayanak oluşturan bilgi ve belgelerin, Kurul'a 22 Temmuz 2011 itibarıyla iletilen verilerle sınırlı olduğu,

ii. Soruşturma dosyasından hangi takımlarla ilgili hangi evrakların verileceği konusunda tek seçicinin savcılık olduğu ve Etik Kurulu'na dosyanın tümünü görüp istediği belgeleri temin etmesi konusunda bir imkan sağlanmadığı,

iii. Belgelerin, Kurul'a iletilme tarihi olan 22 Temmuz 2011'den sonra soruşturma kapsamında pek çok gelişmenin olduğu ancak bunların temini için Etik Kurulu'nun savcılığa başvurup 22 Temmuz 2011'den sonra dosya kapsamında oluşan gelişmelere dair talepte bulunmasına rağmen savcılık tarafından bu ek ifadelerin Kurul'a verilmediği, hususları tüm gerçekliğiyle görülmekteyken; kulübümüzü, yargısız infazla suçlu ilan etmeye kalkmak insafsızlıktır.

3) Kaldı ki, TFF Etik Kurulu Başkanı, henüz birkaç gün önce katıldığı bir panelde, ilgili raporu 26 klasör üzerinden hazırladıklarını belirtmiş; iddianamenin düzenlenmesine temel teşkil eden delillerin kurula daha önce sevk edilen evrakın 3 katı kadar olduğuna dikkat çekmiştir. Yine aynı toplantıda Etik Kurulu Başkanı kişilerin ifadesinin alınmasının gerekliliği ve bu yapılmadan oluşturulacak kanaatin eksik olabileceğine de, haklı olarak vurgu yapmıştır.

Buradan da anlaşıldığı üzere, TFF Başkanlığı'na sunulan ilgili rapor ciddi manada eksiktir. Rapor, mutlaka, iddianamenin tümünün ve eklerinin temini ile geçerli bir rapor haline getirildikten ve tüm savunmalar alındıktan sonra yorum ve değerlendirmeler yapılmalıdır.

4) Basına yansıyan Etik Kurulu Raporu'nun, iddianamenin tüm verileri üzerinden değerlendirme içermediği için hiçbir hukuki geçerliliği olmasa da, basında yer alan haberler incelendiğinde bir takım sorular akla getirmektedir:

i. Etik Kurulu'nun yazılı talebine karşılık, savcılık tarafından 22 Temmuz 2011'den sonra soruşturma ile ilgili ortaya çıkan güncel gelişmeler (bilhassa ek ifadeler) neden Kurul ile paylaşılmamıştır?

ii. Soruşturmanın tüm ekleri üzerinden değerlendirme yapan Savcılık, bulguları neticesinde 8 takıma iddianamesinde yer verirken, ilgili Etik Kurulu Raporu nasıl olur da sadece Fenerbahçe'yi suçlu gösterir nitelikte kurgulanmış olabilir?

iii. Etik Kurulu üyeleri, gerçekleştirdikleri faaliyet bir disiplin yargılaması olmasa dahi, nasıl oluyor da savunma almadan kanaat oluşturabilir?

Unutulmamalıdır ki; iddianamede sadece kulübümüzün adı geçmemekte; 8 ayrı kulüp daha iddianamede yer almaktadır.

Yargılamanın ana ilkelerinden olan masumiyet karinesini, biz sağduyulu ve aklıselim bir camia olarak başta cezaevinde bulunan yöneticilerimiz ve kulübümüz ama aynı zamanda soruşturma kapsamındaki her kişi ve kulüp için talep ediyoruz.

Buna karşın, hukuka saygılı tavrımızı bir zaaf olarak değerlendirmeye çalışan ve spekülasyon peşinde koşan sözde habercilerle, bu halden istifade etmeye çalışan entelektüel gelişimini tamamlayamamış mihrakları hukuka ve yasal süreçlere saygıya davet ediyoruz."

continue reading

“ZEKİ SAYAR VE ARKİTEKT” SEMPOZYUMU YAPILDI, SERGİSİ İSTANBUL’DA DEVAM EDİYOR

JAN29

Mimarlar Odası'nın Türkiye'nin mimarlık kültürüne katkıda bulunmuş ve hayatta olmayan mimarların anısını yaşatmak üzere düzenlediği Anma Programı, 2010-2012 dönemi için Zeki Sayar'ı konu edinmekte. "Tasarlamak. Örgütlemek. Belgelemek" üst başlığı altında oluşturulan program çerçevesinde planlanan sempozyum, mimarın yaşamı ve üretimini, özellikle de Arkitekt dergisi çerçevesinde edindiği, Türkiye'de mimarlığın modern anlamda profesyonelleşmesi ve modern mimarlık üretiminin belgelenmesi adına sahip olduğu özellikli konumu sunan serginin açılışı ile birlikte, 9-10 Aralık 2011 tarihinde Mimarlar Odası İstanbul BK Şubesi'nde gerçekleştirildi.

continue reading

12 Aralık 2011 Pazartesi

Share

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More