Zamanla ülkemizde takı olarak atın işlemeciliği gelişir. Altın önemli bir gelir kaynağı haline gelir. 1989 yılından önce Türkiye'de altın ithalatı yasaktı ancak buna rağmen kaçak altın girişi ve çıkışı olmaktaydı. 1989 yılında Merkez Bankası altın ithalatına başlar. Günümüzde Türkiye'de Ovacık Altın Madeni dışında altın üretimi yoktur diyebiliriz. Ülkemizde altın rezervi belirlenmiş olmasına rağmen altın üretimi yapılamamaktadır. Bunun karşılığında ise Türkiye altın talep eden ülkeler arasında 5. Sıradadır. Ülkemizde 200 ton kadar altın ithali olmaktadır. Bu altınların çoğu ziynet olarak işlenir ve satımı veya ihracı yapılır.
Türkiye'nin toprak yapısı, jeolojik özellikler açısından altın oluşumuna uygun bir ülke olduğu bilinmektedir. Ancak altın çıkarmak için yüksek miktarlarda yatırım gerekmektedir. 1985 yılında Maden Kanununa yabancı sermayeli şirketlerin ruhsat almasına izin verildiğinde birçok şirket gelmiş ancak bürokratik engeller ve ortamdan dolayı yatırım yapmaktan vazgeçmişlerdir. Sadece içlerinden biri Eurogold Madencilik Bergama- Ovacık'daki maden işletmesine başlamış ve devam ettirmektedir.
Ovacık Altın Madeni Bergama İlçesinde Ovacık Köyü çevresinde yer almaktadır. Altın ocağı 2001 yılında üretime başlamıştır. Normandy Madencilik 2001-2003 yılları arasında işletmiş bu yıllar süresince 10,6 ton altın üretimi yapılmıştır. Madenin işletmesi konusunda sorunlar çıkmış ve 2005 yılında Koza Altın Grubu tüm hisseleri alarak Türkiye'deki ilk altın madencisi işletmecisi ünvanına sahip olmuştur. Bu madendeki altın taneciklerinin çok küçük olmasından dolayı üretim siyanürle yapılabilmektedir. Bu bölgede tartışmalara neden olmaktadır.
Türkiye'de altın yatakları arama çalışmaları devam etmektedir. Özellikle Ege ve Karadeniz Bölgelerinde süren çalışmalarla belirlenen bölgeler altın üretimine hazır hale getirilmektedir. Jeolojik çalışmalar ve altın yataklarının nitelikleri incelendiğinde Türkiye'deki altın potansiyeli yaklaşık 6000-7000ton civarında ortaya çıkmaktadır. Maden aramacılığına yatırımlar yapılarak, madenler işletmeciğine de yatırımlar yapılarak ülkenin doğal ham madde kaynakları kullanılmalıdır. Bu ülke ekonomisine katma değer sağlar.